Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
"Kelimeler var olmasaydı ne olurdu acaba diye merak ediyorum bazen" derken buldum kendimi. Kojima gözlerimin için bakarak, "Evet, yani onlara ihtiyacı olan bir tek varlık biziz" dedi. "Köpeklerin ihtiyacı yok, üniforma, masa ya da vazo gibi şeylerin de kelimelere ihtiyacı yok." "Haklısın. Dünyadaki diğer her şeye bir bak" dedim. "Sayıca bizden çok üstünler." "Eğer gerçekten düşünürsen" dedi Kojima, "bu biraz aptalca. Sürekli konuşan, sorun çıkaran ve her şeyi büyüten tek varlık insanoğlu."
Sayfa 41
Okumadan geçmeyin derim
Doğu mistisizmi, öğretiler çerçevesinde sakinleşebilmeyi ve acıdan kurtulmayı bazı aşamalarla anlatmıştır. Acının varlığına düşman olmaktan ziyade, acının varlığından kurtuluşa ve aydınlanmaya doğru çıkabilmekten bahseder. Öfkeye kapılmak, acıyla kıvranmak, durmadan isyan etmek ya da arzu haliyle birleşmek; kişinin kendi özünü kavramasının önündeki en büyük engellerden biridir. Şeylere iyi ya da kötü damgası vurmak insanı kedere sürükler. Bu yüzdendir ki, duygular, düşünceler ya da başımıza gelenler; sadece birer “olma” halidir. Onların ne olduğunu tanı, fakat onları birer kategoriye, kutupluluğa sokma. Zihninde yaptığın her bir çıkarım, yorum seni yanıltıcı madde dünyasına sürükler. Şeyleri, iyi, kötü, güzel, bedbaht diye sıralamak yerine onlara derin bir bakışla bak, anlayış geliştir. Görünenin ötesindeki anlamı çözmeye çalış.
Reklam
Akşam dergahında bütün dervişleri toplamış onların gönüllerine dokunuyordu Üftade. Sonra birden; "Haydi, evlatlarım, bahar vaktidir, gidin de birer çiçek getirin bana" demişti de bütün dervişler sanki ufacık çocuklar gibi sevinçle koşup gitmişlerdi. Ve Hüdayi de çıkıp gitmişti hocasına bir çiçek alıp gelmek için. Dolanmış, dolanmış durmuştu bostanın her bucağını. Bir vakit sonra bütün dervişler ellerinde çiçeklerle gerisin geri gelmişlerdi Üftade'nin yanına. Hepsi muhabbetle vermişlerdi çiçeklerini. Ne güzel renkleri vardı, ne güzel kokardı Bursa'nın çiçekleri. Hüdayi o çiçekleri görünce kendi elinde tuttuğu çiçeğe bakıp da mahcup kalmıştı, utanmıştı. Zira onun getirdiği kurumuştu, sararmıştı. Ama yine de vermişti hocasına. Üftade o kuru çiçeğe bakıp da sormuştu Hüdâyî'ye; "Evladım bak herkes tazecik, rengarenk çiçekler getirmişken sen neden bu kuru çiçeği getirdin?" Mahcup olmuştu Hüda'yi, çok utanmıştı da cevap vermişti hocasına edeple; "Efendim, hangi çiçeği koparacak olsam kendi lisanınca Allalı'ı zikreder buldum onu. Koparıp zikrinden alıkoymak istemedim, yapamadım da bu kuru çiçeği aldım geldim. ölmüştü de zikri tükenmişti onun" demişti de bütün dervişler hayret etmişti. Bir vakit sonra hocası kulağına eğilip "En çok senin getirdiğin çiçeği beğendim evladım" deyivermişti.
Sayfa 160Kitabı okudu
"Haydi, evlatlarım, bahar vaktidir, gidin de birer çiçek getirin bana" demişti de bütün dervişler sanki ufacık çocuklar gibi sevinçle koşup gitmişlerdi. Ve Hüdâyî de çıkıp gitmişti hocasına bir çiçek alıp gelmek için. Dolanmış, dolanmış durmuştu bostanın her bucağını. Bir vakit sonra bütün dervişler ellerinde çiçeklerle gerisin geri gelmişlerdi Üftâde'nin yanına. Hepsi muhabbetle vermişlerdi çiçeklerini. Ne güzel renkleri vardı, ne güzel kokardı Bursa'nın çiçekleri. Hüdâyî o çiçekleri görünce kendi elinde tuttuğu çiçeğe bakıp da mahcup kalmıştı, utanmıştı. Zira onun getirdiği kurumuştu sararmıştı. Ama yine de vermişti hocasına. Üftâde o kuru çiçeğe bakıp da sormuştu Hüdâyîye; "Evladım bak herkes tazecik, rengârenk çiçekler getirmişken sen neden bu kuru çiçeği getirdin?" Mahcup olmuştu Hüdâyî, çok utanmıştı da cevap vermişti hocasına edeple; "Efendim, hangi çiçeği koparacak olsam kendi lisanınca Allah'ı zikreder buldum onu. Koparıp zikrinden alıkoymak istemedim, yapamadım da bu kuru çiçeği aldım geldim. Ölmüştü de zikri tükenmişti onun” demişti de bütün dervişler hayret etmişti. Bir vakit sonra hocası kulağına eğilip "En çok senin getirdiğin çiçeği beğendim evladım" deyivermişti de gönlü kanat lanıp uçmuştu Hüdâyî'nin.
YALNIZLIĞIN YARATTIĞI İNSAN Pardösüsünün kürklü yakasını kaldırınca üşüdü mü diye baktım. Aslında soluk esmer yüzü balmumu gibi sararmıştı. – Üşüdün, dedim. Kaşını kaldırdı. Yanağındaki çıban yerinde kan yoktu. Durdum. Yüzünü avuçlarıma alıp ovaladım. – Neden böyle oldun, dedim. Güldü. Karanlığa doğru tükürdü. Başını iki tarafa şiddetle
Her sabah dünya yeniden kurulur!..
"Her zaman yüreğimdeki saflığı, temizliği özenle korumayı başardım, Hıncal Ağbi, ama artık örselendiğimi, sevgiye olan inancımı kaybetmeye başladığımı düşünüyorum, en önemlisi de kendime olan inancımı.." diyor Sezin.. "Lütfen öyle bir yazı yaz ki içinde sevmek, umut taşımak ve inancını kaybetmemek olsun.. Beni kötü zamanlarımda hep
Reklam
...neyin var benim sevgilim derdim ona ellerin buz gibi rengin birdenbire soldu unut bütün bunları insanlarla gerçekleştirmek istediğin bütün hayallerini bana söyle bütün bunları seni dinlemek istiyorum o kadar çok yarım kalmış yaşantı birikti ki canım Günseli onların hepsini anlatsam kaldığım yerden yaşamağa kalksam benden kaçarsın hayır
Kitaptan kayda değer bir alıntı; Lincoln’den oğlunun öğretmenine mektup Saygı değer öğretmene, ´´Oğlumu size emanet ederken bu mektubu size önemli olduğu kanısıyla yazmayı uygun buldum, Öğrenmesi çok önemli biliyorum. Bütün insanların dürüst ve adil olmadığını, fakat şunu da öğretin ona, Her alçağa karşılık bir kahraman, her bencil politikacıya
Defne önden gidiyordu. Burç ise onun ayak izlerine basa basa yürüyerek ilerliyordu. Defne onun epeyce geride kaldığını görünce, durdu: Nerde kaldın Burç? Gelsene! Burç: “Kendime hoş bir eğlence buldum. Gel, oyunumu sana da göstereyim. Defne geri döndü: Orda ne var? Oyunun ne? Burç: “Şuraya bas,” dedi. Defne kuma basıp ayağını çekti. Burç, onun ayak izine, kendi ayağını yerleştirdi: Ayaklarımız tıpa tıp benziyor. İnanmazsan geriye bak. Deminden beri hep, senin ayak izlerine basarak yürüyorum. Ötelerde bıraktığımız iki kişilik ayak izleri, bir yerde tek kişiliğe dönüşüyor. Bunu görenler, peki ikinci kişiye n’oldu diyecekler. Baksana, ne denize ne karaya doğru ayak izi var! İkinci kişi sanki, buharlaşıp göğe uçtu. Ya da bir ötekiyle bütünleşti. Tek kişi oldular.”
573 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.